Rekabet Kurulu'nun, birinci ve ikinci el araç satış yerlerinde faaliyet gösteren distribütör ve araç kiralama firmalarının rekabete aykırı davrandığı iddialarına ilişkin soruşturması sonuçlandı. Rekabet Kurulu'nun yaptığı incelemede, kanun ihlaline ilişkin herhangi bir kanıt bulunmadığının ortaya çıkması üzerine Rekabet Kurulu, birinci ve ikinci el otomobil satış sektörlerinde faaliyet gösteren 24 işletmeye idari para cezası uygulanmamasına karar verdi. Tüm detayları haberimizde bulabilirsiniz…
Uzun Zamandır Beklenen Sıfır ve İkinci El Araç Kararı Sonuçlandı! Rekabet Kurulu Açıkladı!
13
23
Kanun ihlali yok
Söz konusu araç satış pazarlarında faaliyet gösteren distribütör ve oto kiralama firmalarının Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesini ihlal edip etmediğine ilişkin soruşturma, Rekabet Kurumu'nun internet sitesinde yer alan duyuruya göre tamamlandı. Söz konusu 24 teşebbüsün hukuka aykırılık teşkil ettiğine dair herhangi bir bilgi, belge veya sonucun bulunmaması nedeniyle Kurul, idari yaptırıma gerek olmadığına karar verdi.
33
Rekabet Kurulu nedir?
Ekonomik ilişkilerin rekabete odaklanıldığını önermesi, piyasa ekonomisinin üzerine kurulduğu temel ilkedir. Ekonomik terimlerle rekabet, daha fazla müşteri kazanmak, mal ve hizmet satışlarını ve dolayısıyla kazançlarını artırmak için rekabet eden bir pazardaki satıcıları ifade eder. Rekabet, iyi işleyen bir piyasa sisteminin temelidir; piyasa aktörlerinin yargılarını ve kişisel çıkarlarını koruyan eylemleri korurken sosyal adaleti ve ekonomik verimliliği korur. Rekabetçi piyasa yapısı bunlara ek olarak dinamik işlevleri de içermektedir. Teknolojik gelişme rekabet tarafından desteklenmektedir. Bunun nedeni, işletmelerin arzu ettiği pozisyonu elde etmek için teknik ilerlemenin kritik olmasıdır. Ayrıca, rekabetçi piyasa yapısı, işletmeleri rekabet güçlerini sürekli olarak piyasa koşullarına uyarlamaya zorlamaktadır. Ancak piyasalar kendi haline bırakılırsa, piyasa katılımcılarının yıkıcı bir yarışa girdiği, toplumsal refaha ve ekonomik kalkınmaya zarar verecek şekilde iş birliği yapmayı tercih ettiği veya kendi çıkarlarını kullanarak sömürücü veya dışlayıcı eylemlerde bulunduğu bir ortam yaratma riski vardır. Bu tür politikalar, temel demokratik hak ve özgürlükleri tehlikeye atarak girişimci özgürlüğü de boğacaktır. Yukarıda belirtilen hususların ortaya çıkması, ancak ekonomik sistemin bir rekabet mevzuatı ve kanunu uygulayacak etkin bir rekabet otoritesi ile desteklenmesi halinde mümkün olacaktır. İşte o otorite ise Rekabet Kurulu diyebiliriz.